BASIN AÇIKLAMASI
Tarih: 3.02.2015 | Okunma Sayısı: 2223

 

 

03.02.2015

ORDU BAROSU BAŞKANLIĞI BASIN AÇIKLAMASI 

 

 

Saygıdeğer Basın Mensupları;

Bilindiği gibi bir kısım kişi ve kuruluşlar, çeşitli iletişim araçlarını kullanarak,

                

 *     Banka kredisi dosya masrafları,

                *      Elektrik kayıp kaçak bedeli,

              *    Kredi kartı aidatlarının iadesi…. gibi konularda vatandaşlara hukuki yardımda bulunacakları vaadinde bulunmakta ve bu şekilde ikna ettikleri vatandaşlarımızın önemli bir kısmının mağduriyetine sebebiyet vermektedirler.

Yine, başta trafik kazaları olmak üzere her türlü ölümlü, yaralamalı kazalardan zarar gören hak sahiplerinin, bir kısım fırsatçı ve istismarcı tipler tarafından sigorta şirketlerinden tazminat alacaklarının tahsilinde yardımcı olunacağı vaadiyle vekâletnameleri alınmaktadır. Ancak vekaleten sigorta şirketlerinden tahsil edilen paraların büyük bir kısmına sözü edilen kişiler ve bürolar  tarafından komisyon adı altında el konulmaktadır. Hak sahiplerine ise hak ettiğinin çok altında bir miktar ödeme yapılmaktadır. Yaşanan kaza nedeniyle ya bir yakınını kaybetmiş olan ya da yaralanan/sakat kalan insanların bir de bu şekilde mağdur edilmeleri, zaten derin ve ağır olan yaralarının daha da artmasına, çok daha büyük sarsıntılar geçirmelerine neden olmaktadır.

Ayrıca tüm Türkiye’de olduğu gibi ilimizde de son zamanlarda, her türlü iş takibini yapabildiği iddia ve vaadinde bulunan büroların sayısında artış olduğu hatta bunların bazılarının sivil toplum örgütü kisvesi altında faaliyet gösterdikleri yönünde duyumlar alınmaktadır. Hatta bu büroların her türlü iş takibi yanında her türlü davaya ilişkin her türlü dilekçeyi yazabildikleri (!) vaadiyle reklam yaptıkları da ortadadır. Bu tür bürolar da hizmet vadettikleri vatandaşlara yukarıda özetlemeye çalıştığımız mağduriyetleri yaşatmaktadırlar.

Değerli basın mensupları;

Toplumsal hayatın gerçekleri her işin ehli tarafından, yetkin/uzman kişiler tarafından

görülmesini zorunlu kılmaktadır. Tüm demokratik hukuk devletlerinde olduğu gibi Türkiye’de de hukuki yardım işinin erbabı, uzmanı avukatlardır. Nitekim yasal mevzuat da bunu açıkça ifade etmektedir :

“Avukatlığın amacı; hukuki münasabetlerin düzenlenmesini, her türlü hukuki mesele ve anlaşmazlıkların adalet ve hakkaniyete uygun olarak çözümlenmesini ve hukuk kurallarının tam olarak uygulanmasını her derecede yargı organları, hakemler, resmi ve özel kişi, kurul ve kurumlar nezdinde sağlamaktır.  Avukat bu amaçla hukuki bilgi ve tecrübelerini adalet hizmetine ve kişilerin yararlanmasına tahsis eder.” (1136 s.lı Yasa 2.m.)

Yine “Kanun işlerinde ve hukuki meselelerde mütalaa vermek, mahkeme, hakem veya yargı yetkisini haiz bulunan diğer organlar huzurunda gerçek ve tüzel kişilere ait hakları dava etmek ve savunmak, adli işlemleri takip etmek, bu işlere ait bütün evrakı düzenlemek, yalnız baroda yazılı avukatlara aittir.  Baroda yazılı avukatlar birinci fıkradakiler dışında kalan resmi dairelerdeki bütün işleri de takip edebilirler.” (1136 s.lı Yasa 35.m.)

Bu gerçekleri göz önünde bulundurduğumuzda, herhangi bir konuda hukuksal bir mağduriyet yaşayan vatandaşımız bu konudaki mağduriyetinin giderileceği yönündeki hiçbir  SMS’e, hiçbir reklama itibar etmemeli, bu tür işlerini mutlaka işin erbabı olan avukatlar aracılığıyla takip ettirmelidir. Bir diğer ifade ile yetkisiz hiçbir kişi yada büronun hukuki yardım vaadine aldanarak ;vekalet verilmemeli, vekaletle takip edilecek işlerde mutlaka avukatlar tercih edilmelidir.

Hukuki yardımda bulunacağı vaadiyle vatandaşları hangi yoldan olursa olsun vekaletini almak için zorlayan ya da vekaletini alarak mağdur eden şahıslar hakkında mağdur vatandaşlarımız adli ya da mülki makamlara başvurmalıdırlar. Gerekirse bu konuda bulundukları yerlerdeki Baro ya da Baro temsilciliklerinden yardım talep etmelidirler. 

Bu tür mağduriyetlerin kökünden kazınabilmesinin yegane yolu ise mevzuatta yapılacak bazı

değişikliklerden geçmektedir. Bu bağlamda Avukatlık Kanunu’nun 35. M.si uyarınca sadece münhasıran avukatın takip edeceği işlerin kapsamı genişletilmeli ve mutlaka Tüketici Hakem Heyetleri ile sigorta şirketlerinde de vekaleten iş takip etme yetkisi sadece avukatlara tanınmalıdır. Yine adli makamlarla, sigorta şirketlerine ve Tüketici Hakem Heyetlerine vekaletsiz verilecek dilekçelerde de mutlaka bir avukatın onayı zorunlu kılınmalıdır. Avukatlık mesleğinin yasama organından beklediği en önemli yapısal düzenlemeler arasında bu hususlar da bulunmaktadır.

Ordu Barosu olarak yukarıdan beri sözünü ettiğimiz olumsuz davranış sergileyen kişi ve her türlü iş takibi yaptığı iddiası ile avukata ait işleri de yapan bürolara karşı her türlü etkin hukuksal mücadele verilecektir. Gerek re’sen, gerek bize yapılan başvurular üzerine vatandaşın mağduriyetine sebep olan, ya da avukata ait yetkileri kullanmaya kalkan şahıs ve kurumlar hakkında suç duyurusunda bulunacağız ve bunların takipçisi olacağız. Bu konularda bu gibi vesileler ile vatandaşlarımızı bilinçlendirmeye yönelik her türlü olanak ve imkan Başkanlığımızca da kullanılmaya devam edilecektir.

Kamuoyunun bilgi ve dikkatine saygı ile arz ederiz.03.02.2015

 

 

                                                                                                                Av. İlhan KURT

                                                                                                               Ordu Barosu Başkanı

 

ETKİNLİK TAKVİMİ

23.11.2024
AV. BİRSEN UÇAR
BARO BAŞKANI

© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.