ORDU BAROSU BAŞKANLIĞI

BASIN AÇIKLAMASI

12.10.2015

“11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü”

Birleşmiş Milletlere üye ülkeler tarafından alınan kararla 2012 yılından itibaren “11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü” olarak anılmaya başlanmıştır. Bu karar Türkiye, Kanada ve Peru’nun önerileriyle alınmıştır ve bu kararda kız çocuklarına karşı ayrımcılık ve şiddetin önleneceği, kız çocuklarının insan haklarından tam ve etkili bir şekilde yararlanmaları sağlanacağı belirtilmiştir.

Ne yazık ki karar hayata geçirilememiştir. Türkiye'de Çocuk Gelinlerin oranı % 14’tür ve şuan evli olan kadınların 3’te 1’i  evliliğini 18 yaşına gelmeden yapmıştır . Bu kadınların % 48'i evlilikleri sürecinde şiddete maruz kalmaktadır. Ayrıca Türkiye'de 18 yaş altında evlenen her 10 kız çocuğundan 9’u 18 yaşından önce anne olmaktadır. Erken yaşta evlilikler görüldüğü üzere önce bireyi, daha sonra da çocuk sahibi olmaları sebebiyle tüm toplumu etkileyecek çok önemli sonuçlar doğurmaktadır. Küçük yaşta evlenen kızların eğitim yaşamları sona ermektedir, sağlık sorunları baş göstermektedir, şiddete maruz kalmaktadırlar , haklarını talep etme ve kullanma becerileri azalmaktadır, ömür boyu yoksulluğa mahkum kılınılarak geri dönüşü olmayan bir yola doğru sürüklenmektedirler. Çocukların çocukluklarını yaşamalarına, potansiyellerini hayata geçirmelerine, hayal kurmalarına, kendilerini ifade etmelerine biz ebeveynler engel olmamalıyız.

18 YAŞINI DOLDURMAMIŞ HER BİREY ÇOCUKTUR! Kız çocukların erken yaşta evlendirilmesi ciddi insan hakları ihlalidir, eşitlik ilkesine aykırıdır,  cinsiyet temelli şiddetin bir türüdür, ticari cinsel sömürüdür, duygusal ihmal ve istismardır, köleliğin günümüzdeki biçimidir. Kız çocuklara yönelik ayrımcılık, ihmal ve istismarın ortadan kaldırılması için sürekli ve kararlı bir devlet politikası benimsenmelidir. Ülkemizdeki tablodan yola çıkılarak yapılması gereken ilk şey yasalarda 18 yaş altındaki evliliği yasaklamak ve cezalandırılmaktır.

11 Ekim Dünya Kız Çocuklar Günü ülkemizde kız çocuklar için ne yazık ki bir bayram günü değil, sadece kız çocuğu olarak doğması sebebiyle meydana çıkan vahim tablo ili mücadele günüdür. Evet bugün kız doğduğu için sevilmeyen çocukların günü, bugün aile içinde susturulan çocukların günü, bugün toplum içinde unutulan çocukların günü, bugün meslek olarak ev hanımlığını seçmeleri istenen çocukların günü, bugün okutulmayan kardeşlerine annelik yapan küçüçük ellerin günü, bugün bir meta gibi deyim yerindeyse parayla satılan kızlarımızın günü, bugün en yakınları tarafından tecavüze, tacize uğrayan hemcinslerimizin günü, bugün kız çocuklarımıza makyajı öğrettiğimiz düşünmeyi karar vermeyi öğretemediğimiz gün, bugün kız çocuklarımıza sen yapamazsın dediğimiz gün, bugün kız çocuklarımıza ağladığımız gün…Kız çocukların dövülmediği , sövülmediği , itilmediği, okula gönderilip meslek sahibi olup kendi ayakların üzerinde durabildiği , düşünebildiği, konuşabildiği ve düşüncesine saygı duyulduğu bir ülke diliyoruz. Kız çocuklarının objeleştirilmediği , önce çocukluklarını, sonra genç kızlıklarını, sonra da kadınlıklarını insan gibi yaşayabildikleri bir ülke diliyoruz.

Son olarak biz de Bartın Barosu olarak ifade etmek istiyoruz ki;

Kız çocuklar mutfağa değil, oyuna! Kız çocuklar düğüne değil, okula!

Kız çocuklar çeyize değil, teknolojiye! Kız çocuklar tarlaya değil, kütüphaneye!

ORDU BAROSU BAŞKANLIĞI ÇOCUK HAKLARI KOMİSYONU