25 KASIM KADINLARA YÖNELİK ŞİDDETE KARŞI ULUSLARASI MÜCADELE VE DAYANIŞMA GÜNÜ BASIN BİLDİRİSİ
Bugün, 25 Kasım. Kadınlara Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü.
Dünya Sağlık Örgütü Kadına Yönelik Şiddeti; “Cinsiyete dayanan, kadını inciten, ona zarar veren, fiziksel, cinsel, ruhsal hasarlarla sonuçlanma olasılığı bulunan, toplum içerisinde ya da özel yaşamında ona baskı uygulanması ve özgürlüklerinin keyfi olarak kısıtlanmasına neden olan her türlü davranış” şeklinde tanımıştır. Bu tanıma daha sonra ekonomik ihtiyaçlardan yoksun bırakarak uygulanan ekonomik şiddette dahil edilmiştir. Dünyanın birçok ülkesinde ve Türkiye'de kadına yönelik şiddet ve kadının bedeni, kimliği ve emeği üzerindeki baskı her geçen gün artmaktadır. Savaşlar, işgaller, ağır ekonomik bunalımlar ve yoksulluk kadınları şiddetin pençesine daha fazla itmektedir.
Kadına yönelik şiddetle mücadele çalışmalarının kararlılıkla devam etmesi ve bu süreçte tüm kesimlerin sorumluluk altına girmesi gerekmektedir. Bu anlamda atılan adımlar, kadınlara cesaret ve güven vermiş bunun yanında 20 Mart 2012 tarihinden itibaren yürürlüğe giren “Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun” kadına yönelik şiddetle mücadele çalışmalarında atılan en önemli adım olmuş, şiddet gören kadınlarımıza yalnız olmadıkları hissettirilmiştir. Elbette kanunun eksiklikleri ve uygulama sorunları mevcuttur. Bunlarında zaman içerisinde tamamlanarak kadının toplumdaki statüsü ve güvenliği sağlanmalıdır.
Baro olarak bizlerde şiddetin her türlüsüne olduğu gibi Kadınlarımıza yönelik her türlü şiddeti nefretle kınıyoruz. Başkanlığımız bünyesinde bu konuda Kadın Hukuku Komisyonu hizmet vermekte olup ayrıca Adli Yardım ve CMK aracılığı ile şiddete maruz kalmış kadınlarımıza bu anlamda hukuki destek her zaman verilmektedir, ayrıca Başkanlığımız yönetim Kurulunda beş adet bayan meslektaşımız görev yapmakta olup Kadınlarımıza ayrıca bir değer verilmektedir.
Dünya üzerinde yaşayan tüm kadınların ve kız çocukları; hayatın her alanında maruz kaldıkları ve giderek artan cinsiyete dayalı şiddete karşı, sosyoekonomik koşullar politik gelişmeler ve kültürel etkenler hep birlikte değerlendirilmeli, çözüm yolları geliştirmelidir. Muhakkak ki kadına yönelik şiddetin temelinde toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve ayırımcılığı yatmaktadır. Bu olumsuz faktörler ortadan kalktığında inanıyorum ki şiddetin her türlüsü son bulacaktır.
Hayatımıza yön veren kıymetli kadınlarımızın, şiddete maruz bırakılmadığı bir hayatta yaşayabilmek için toplumun her öğesinin bilinçlendirilmesi bunun yanında sosyal ekonomik alanda kadınlara ayrıcalık değil eşitlik sağlanmalıdır.
Ordu Barosu olarak bu vesile ile Kadına yönelik şiddeti kınıyor, mücadelenin hayatın her alanında her zaman devam etmesini bizimde elimizden gelen tüm imkanlarla destek vereceğimizin bilinmesini diler, saygılar sunarım.25/11/2014
AV.İLHAN KURT
ORDU BAROSU BAŞKANI