ORDU BAROSU İNSAN HAKLARI KOMİSYONU’ NUN 10 ARALIK DÜNYA İNSAN HAKLARI GÜNÜ BASIN AÇIKLAMASI
BASINA VE KAMUOYUNA
ORDU BAROSU İNSAN HAKLARI KOMİSYONU’ NUN 10 ARALIK DÜNYA İNSAN HAKLARI GÜNÜ BASIN AÇIKLAMASI
Bugün 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü, İnsan Hakları Evrensel Bildirisinin kabul edilişinin 73.yılı. Tüm dünya açısından büyük önem taşıyan bu günde Ordu Barosu İnsan Hakları Komisyonu olarak insan hakları konusunda yaşanan gelişmelerin ülkemizdeki ve dünyadaki seyri açısından bir değerlendirmede bulunmak ve kamuoyuna açıklamada bulunma gereği duyduk.
Öncelikle İnsan Hakları Günü, İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nin kabul edildiği gün olan 10 Aralık 1948’den bu yana her 10 Aralık’ta kutlanan gündür. II. Dünya Savaşı’ndan sonra dünyadaki devletler bireylere tanınan hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması konusunda birleştiler. İnsan Hakları Bildirisi, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu tarafından Haziran 1948’de hazırlandı ve 10 Aralık 1948’de Genel Kurulun Paris’te yapılan oturumunda kabul edildi. Oturumda, 6 sosyalist ülke, bu ilkelerin bazılarının “Burjuva sınıfından olan insanların sınıf çıkarını koruduğu ve işçi sınıfının egemen sınıflarla uzlaşmak zorunda bırakacağı” gerekçesiyle çekimser kaldı. Bildiri, bu çekimser ülkeler ile Suudi Arabistan ve Güney Afrika Birliği dışında kalan ülkelerin oylarıyla kabul edildi.
İnsan Hakları konusunda ülkemizde son yıllarda yaşanan gelişmeler umut verici olsa da maalesef ülkemiz hala insan hakları ihlalleri konusunda dünyada üst sıralarda yer alıyor. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin taraflarından biri olan ülkemiz, buna paralel olarak düzenlenen Avrupa İnsan Hakları Bildirgesi’nin de tarafı olmuş ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin yargısal yetkisini de kabul etmiştir. 1982 Anayasası’nın 90. Maddesi ile de uluslararası sözleşmelerin kanun hükmünde olduğu ve kanunlar ile uluslararası sözleşmelerin farklı hükümler içermesi halinde sözleşmelerin öncelikle uygulanacağı kabul edilerek uluslararası sözleşmeler temel hak ve özgürlükler noktasında iç hukuk açısından da bağlayıcı hale getirilmiştir. Bu bağlamda ülkemiz Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine en çok başvurunun yapıldığı ve aleyhinde en çok insan hakkı ihlali kararı verildiği ülke olarak maalesef hala kötü bir sicile sahiptir. Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru Hakkının tanınması başta olmak üzere yasal olarak yapılan birçok düzenleme İnsan Hakları anlamında olumlu ve umut verici gelişmelerdir. Ancak özellikle uzun tutukluluk halleri başta olmak üzere bir çok konuda adil yargılanma hakkının ve makul sürede yargılanma ve makul sürede hakim önüne çıkarılma hakkının ihlali kapsamında yapılan yoğun başvurular insan hakları konusunda almamız gereken daha çok yol olduğunu göstermektedir.
İnsan Hakları deyince tabii ki bunu sadece yargılama ihlalleri ile de sınırlamamak gerek. İnsanın maddi ve manevi anlamda her türlü bütünlüğüne karşı yapılan tüm ihlaller de bu kapsamdadır. Çocukların istismarı, Kadın İstismarı ve Kadına Karşı Şiddet, Aile içi Şiddet, Engellilerin yaşadığı sıkıntılar, İşçi Hakları, Cezaevlerinde yaşanan insan hakkı ihlalleri ve daha birçok konu insan hakları kavramının içine girmektedir. Örneğin yaşadığımız şehir bile hepimiz için insan hakları ihlalleri ile dolu olabilir. Çünkü insan temiz ve düzenli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Bu kapsamda baktığınız zaman kaldırma park eden araçlar yüzünden yoldan yürümek zorunda kaldığınızda, engelli bir vatandaş iseniz sözüm ona yapılan engelli rampalarından ve kaldırımlardan yararlanamadığınızda ortada bir insan hakkı ihlali vardır. Bunlar sadece basit birkaç örnek.
İşte bu yüzden her bireyin temel hak ve özgürlükleri konusunda sıkıntılarının olmadığı, insanların adil yargılanma haklarının ihlal edilmediği bir düzen istiyorsak İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi başta olmak üzere insan hakları konusunda hazırlanan tüm uluslararası sözleşmeleri iyi özümsemeli ve bunu iç hukukta eksiksiz uygulamamız gerekir.
Bu vesileyle herkesin 10 Aralık Dünya İnsan Hakları gününü kutlarız.
ORDU BAROSU İNSAN HAKLARI KOMİSYONU